Sapadere Köyü tarihi çok eski dönemlere dayanmaktadır. Özellikle Osmanlı kayıtlarında Şıhlar nahiyesine bağlı bir olarak görünse de Cumhuriyet dönmelerde Antalya ili Alanya ilçesi Demirtaş Belediyesine bağlı bir köy olarak devam etmiştir. Son dönemde Büyükşehre Dönüşen Antalya ilinden dolayı köy statüsü kaybolmuş ve Alanya ilçesine bağlı bir mahalle halini almıştır.
Sapadere tarihi kaynaklarda yer almayan ancak halk arasında efsane şeklinde yayılan bir hikayede adını alıyor. Eski dönemlerde savaşlar yüzünden kaçan 3 arkadaş Hatipli Mahallesinde bulunan bir suyun başına gelirler ve yerleşirler… burada yaşarken aralarında bir kavga çıkar ve 2si birleşerek 3. Kişiyi kovarlar kovarken de “git kendine SAPA bir Dere bul” derler sapa kimsenin gelip geçmediği gidilmekte olan anayolun üzerinde olmayıp sapılarak varılan yer anlamındadır.
Sapadere Mahallesi (Köyü) doğudan Toroslar göçüp gelenlere ev sahipliği yapmıştır. Konum itibariyle güzel bir yer de bulunan Sapadere Evliya Çelebi Seyahatnamelerinde de bahsedilir.
Üç Tarafı dağlarla çevrili Sapadere Köyü içinde Sapadere çayı geçmektedir. Çayın etkisiyle yumuşak bir iklime sahiptir. Kışın çevre dağ ve köylere kar yağsa da köy içerisine ender kar yağmaktadır. Yazları çok sıcak olmasa da nemden dolayı bunaltıcı bir havası vardır. Bunun için köy halkı yaz dönemlerinde 40 km uzaklıktaki yaylalarına göçerler. Mayıs-haziran aylarında gidilen yaylalara eylül ekim gibi dönülür.
Köyün en büyü geçim kaynağı koza (ipek böcekçiliği) ve yer fıstığıdır. Özellikle koza konusunda hatırı sayılı bir yeri olan Sapadere köyünde bir ipek işleme atölyesi mevcuttur. Atölye turizme kazandırılmıştır. Köyün geçim kaynakları arasında yaş sebze meyve ve orman mantarcılığı vardır.
Sapadere ’de yetişen orman mantarları gerek kokusu gerek tadıyla Alanya ve çevresinde popülerdir.
Köyün her geçen gün artan ünüyle daha fazla turizm yatırımı yapılmakta, köy içinde ve Sapadere çayı etrafında piknik ve mesire alanları açılmaktadır.